HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 21 KASIM 2024, PERŞEMBE

Bir varmış, bir yokmuş...

09.01.2023 00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde yayımlanan 21.02.2013 tarihli yazısıdır
 
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde 3 tarafı denizlerle çevrili bir ülke varmış. Allah, her türlü zenginliği bu ülkenin insanlarına bahşetmiş…
 
Bolluk ve bereket içinde yaşar giderlermiş.
 
Başa gelen padişahları da ülkeyi sever, halkının isteklerini az ya da çok dinler, dediklerini yapmaya çalışırmış.
 
Ülkenin sahip olduğu kaynaklar, komşularından daha fazlaymış. Birçok devletin, hatta uzak denizlerde yer alanların bile bu ülkenin kaynaklarında gözü varmış. Burası başka diyarlara geçiş yollarında olduğu için de çok kıymetliymiş.
 
Velhasıl, herkes burayı yönetmenin derdindeymiş. Ama başa geçen padişahlar, tehdit de edilse,  oyunlarla kandırılmaya çalışılsa da ülkeyi vermemişler.
 
Düşmanlar şöyle bir plan düşünmüşler. İnsana benzeyen büyük bir robot hazırlamışlar. 
 
Robotun içinde konuşma CD'leri varmış. Birisi soru sorduğunda cevap veriyormuş ama sadece hazırlanan CD içindeki metinleri okuyabiliyormuş. 
 
Eğer robot vezir olursa, "Savaşmadan istediklerimiz alırız. Herkesi uyuturuz" diye hesap etmiş düşmanlar…
 
Bu robot adamı bir oyunla vezirliğe getirmişler. Başka ülkenin ajanları Padişahı çok akıllı ve yetişmiş bir adam olduğuna, ülkeye çok hizmet edeceğine ikna etmişler.
 
Halkın arasında da bu yeni vezir, padişahların şimdiye kadar size vermediği hakları verecek diye yaymışlar. Vezir ülkenin yarısından fazlasının gönlünü kazanarak göreve başlamış.
 
Başlamış başlamasına ama kısa sürede yaptıklarında bir tuhaflık olduğu fark edilmiş.
 
İlk zamanlar "ülke, halk" diyen vezir, kısa zaman sonra ülkedeki ve halkı bırakıp, yabancı tebaanın derdine düşmüş.
 
İlk zaman seferler ile ülkeye saldıranların üzerine giden vezir, bir bakmışlar ki, adamlarını onlarla masaya oturtmuş anlaşma yaptırıyor.
 
Padişah ise bu işlere niyeyse karışmaz olmuş.
 
Halktan, "Niye onların yanındasın" diye soranlara ise, "Yok öyle bir şey, onlarla görüşen şerefsizdir" diye çıkışıyormuş. 
 
Sonra görüşmeler devam edince, çıkıp bu sefer, "Evet, adamlarım görüşüyor, yine görüşür" demiş. Halk bir mana verememiş.
 
Bazılarının sesi yükselince bu sefer yine "Biz haremiler ile masaya oturmayız" diye bağırmaya başlamış. Vezirin bir dediği diğerini tutmayan lafları sadece bu olayla da sınırlı kalmamış.
 
O ülkenin kanunlarına göre, haramilerin başı idam edilirmiş. Vezir önce hapis edilmiş olan haramilerin başı idam edilmesin diye idam cezasını kaldırmış. 
 
Ama bir zaman sonra, "idam cezasını tekrar getirsek iyi olur" diye söylenmeye başlamış…
 
Ülke öyle bir başıboşluk haline girmiş ki, çeşitli yollarla girmek isteyen düşmanlar, bazı şehirlere elini kolunu sallaya sallaya kendi askerlerini yerleştirme kararı bile almışlar.
 
Halk yine vezire sormuş: Düşman askerlerini ülkeye neden alıyorsun?
 
Vezir: Eğer gelseler haberim olurdu, yok öyle bir şey diye cevap vermiş.
 
Vezirin yok öyle bir şey demesinden bir hafta geçmeden düşman askerleri ülkeye akın akın yerleşmeye başlamışlar…
 
Üstelik bizim vezir, düşman askerlerinin bir bölgeye karargâh kurmalarını törenlerle kendi organize etmiş.
 
Gel zaman git zaman, halk bu işin aslını öğrenmeye karar vermiş. Çünkü vezir, uzaktan kumandalı pilli bir bebeğe benziyormuş. Yoksa bir gün söylediğini ertesi gün yalanlayan bir kişi mi olmuş?
 
Kendi aralarında eğer "bu adam gerçekten de bir gün dediğine ertesi gün yalan" diyor ve  her ikisini de inanarak söylüyorsa buna deli denir. Böyle birisi değil ülke ev bile idare edemez. Hemen onu alaşağı edelim diye ayaklanmış.
 
Veziri bir köşede kıstırmışlar. Huzura getirmişler.
 
Kaçmaya çalışan vezirin çıkan arbede de üstü başı yırtılmış. Bir de bakmışlar ki, vezir gerçekten insan değil…
 
Pilli bir robot... İçinde bir sürü konuşma CD'leri…
 
Vatanını seven halk anlamış ki, vezir, kendi iradesi ile kendini yalanlamıyor. Ona konuş diye ne emrediliyorsa onu konuşuyor. Uzaktan kumanda ile idare edildiğini anlayan halk halini kara kara düşünmüş...      
 
"Bizi adam yerine koyanları dinlemedik, bak ne kötü hallere düştük "demişler...
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
•İslam Tarihinde İlk Fitne 20 00:00:00.11.2024
•Önce insan denmedikçe... 19 00:00:00.11.2024
•İnsan Hakları Konusu 18 00:00:00.11.2024
•Partiler BTP'nin Projeleriyle Seçimlere Hazırlanıyorlar 12 00:00:00.11.2024
•Türkiye 12 yıldır geriliyor 11 00:00:00.11.2024
•Atatürk'ü Tanıtıyoruz 09 00:00:00.11.2024
•Uhud Savaşı ve lidere inanmak 08 00:00:00.11.2024
•Gelişmeler bizi hep haklı çıkardı 07 00:00:00.11.2024
•İnsanın Yeri ve İstikameti 06 00:00:00.11.2024
•Namaz mü'minin miracıdır 05 00:00:00.11.2024
•Dördüncü imam İmam Zeynelabidin 04 00:00:00.11.2024
•Yaraya Merhem Milli Ekonomi Modelidir 02 00:00:00.11.2024
•Atatürk'ün Maaşı 31 00:00:00.10.2024
•Cumhuriyet Bayramı'nda Atatürk'ü Anlamak 30 00:00:00.10.2024
•Cumhuriyet 29 00:00:00.10.2024
•Atatürk vatandır 28 00:00:00.10.2024
•Madenleri millete vereceğiz 24 00:00:00.10.2024
•Haydar Hoca Rusçu mu olmuş? 23 00:00:00.10.2024
•12 İmam'dan İmam Cafer 22 00:00:00.10.2024
•İstikrar için birlik zamanı 21 00:00:00.10.2024
•Birlik İçin Ehl-i Beyt Diyoruz 19 00:00:00.10.2024
•Biz ne zaman akıllanırız? 18 00:00:00.10.2024
•Tevhidin merkezi Ehl-i Beyt 17 00:00:00.10.2024
•Niyet ve istikamet 16 00:00:00.10.2024
•Milli Ekonomi Modeli zamanı 15 00:00:00.10.2024
•Önce birlik 12 00:00:00.10.2024
•Gelişmeler bizi hep haklı çıkardı 07 00:00:00.10.2024
•Bizim aynamızda kendini görenler 01 00:00:00.10.2024
•Milli Para Alnımızın Teridir 24 00:00:00.09.2024
•Hz. Peygamberin Ehl-i Beyt'i 23 00:00:00.09.2024
•Milli Ekonomi Modeli adıma tescillenmiş bir markadır 21 00:00:00.09.2024
•Kayıkçı kavgası 20 00:00:00.09.2024
•Hz. Peygamber'in 'ehl-i kitap'la ilişkileri 19 00:00:00.09.2024
•Savaş devam ediyor, hayaller boşa çıkıyor 18 00:00:00.09.2024
•Tek çıkış yolu Milli Ekonomi Modeli 17 00:00:00.09.2024
•Mevlid Kandili'miz Mübarek Olsun 14 00:00:00.09.2024
•Milli Ekonomi Modeli uygulanmadan Türkiye kurtulamaz 12 00:00:00.09.2024
•Kalpler kör mü oldu? 27 00:00:00.08.2024
•NATO konsepti değişmiyor ya Türkiye? 14 00:00:00.08.2024
•Devlet alan el değil, veren el olmalıdır 07 00:00:00.08.2024
•Türkiye'nin tapu senedi Lozan'dır 24 00:00:00.07.2024
•AB bir inanç birliğidir 23 00:00:00.07.2024
•KKTC tam bağımsız olmalıdır 20 00:00:00.07.2024
•İmam Hüseyin ve Kerbela vahşeti 17 00:00:00.07.2024
•İmam Hüseyin ve Ehl-i Beyt 16 00:00:00.07.2024
•15 Temmuz, milletin zaferi kutlu olsun 15 00:00:00.07.2024
•Gerçek alim zikir ehlidir 11 00:00:00.07.2024
•İyilik, kâmil insanın olduğu yerdedir 10 00:00:00.07.2024
•Ehl-i Beyt, Kur’an’ın müşahhas hâlidir -3- 27 00:00:00.06.2024
•Ehl-i Beyt, Kur’an’ın müşahhas hâlidir -2- 26 00:00:00.06.2024
•Ehl-i Beyt hakkındaki ayetlerden bazıları 25 00:00:00.06.2024
•Zikir eşkıyayı esfiya yapar 19 00:00:00.06.2024
•İnsan başıboş yaratılmamıştır 12 00:00:00.06.2024
•İsrail'le ilişkiler ve Ortadoğu politikamız 10 00:00:00.06.2024
•Olan bize olacak 04 00:00:00.06.2024
•Ruhun istediği Allah’tır 27 00:00:00.05.2024
•İslamın hükümleri müdahale kabul etmez -1 23 00:00:00.05.2024
•İnsanı insan yapan cevher 16 00:00:00.05.2024
•Kayıkçı kavgası 06 00:00:00.05.2024
•Hakların verilemeyeceği bir 1 Mayıs daha 01 00:00:00.05.2024
•Sosyal devlet olmak için 26 00:00:00.04.2024
•Millî ve dinî bütünlük 25 00:00:00.04.2024
•Allah'ın rahmetinden ümit kesilmez 20 00:00:00.04.2024
•Din Allah’a vuslat yoludur 18 00:00:00.04.2024
•'Çekilirsen aradan geri kalır Yaradan' 17 00:00:00.04.2024
•Arif olmak abid olmaktan geçer 16 00:00:00.04.2024
•Dosdoğru yol üzere yaşamak -2 15 00:00:00.04.2024
•Duma'da neler oldu? 28 00:00:00.02.2024
•Çürük tohum meyve vermez 08 00:00:00.02.2024
•Temelde çarpışan inançlardır 29 00:00:00.01.2024
•Katolik Kilisesinin Türkler Üzerindeki Planları 27 00:00:00.01.2024
•İslam, bir rejim değildir, dindir 22 00:00:00.01.2024
•İslamiyet’te adaletin eriştiği zirve 21 00:00:00.01.2024
•Hz. Peygamber hüküm sahibidir 18 00:00:00.01.2024
•"Sen, sende olmayasın ki, O sende olsun" 15 00:00:00.01.2024
•Milli para alnımızın teridir 13 00:00:00.01.2024
•Recep ayı ve Regaib Kandili 11 00:00:00.01.2024
•Asıl hürriyet Allah’a kulluktur 10 00:00:00.01.2024
•Aile 06 00:00:00.01.2024
•Türkiye karanlık bir döneme girdi -2 05 00:00:00.01.2024
•Türkiye karanlık bir döneme girdi -1 04 00:00:00.01.2024
•Türkler nasıl mahvedilir? 03 00:00:00.01.2024
•Milli Ekonomi Modeli uygulanmadan Türkiye kurtulamaz 29 00:00:00.12.2023
•Daha yolun başında uyarmıştı 28 00:00:00.12.2023
•Midemiz değil aç olan gönlümüzdür -1 26 00:00:00.12.2023
•Dünya malının yeri kalp değil ceptir 25 00:00:00.12.2023
•İlahi yardımlar kimlere gelir? 22 00:00:00.12.2023
•İbadet ruhunu söndürmek isteyenler 21 00:00:00.12.2023
•Her kafadan bir ses çıkıyor 20 00:00:00.12.2023
•Kürtler Türk boyundandır 19 00:00:00.12.2023
•Dinini kaybedenler milliyetlerini de kaybeder 15 00:00:00.12.2023
•Din mutlak muhtaç olan bir kurumdur 14 00:00:00.12.2023
•Kuvay-ı Milliye ruhu; milletin kimliğidir 11 00:00:00.12.2023
•Hayber Fethi’nin ardındaki hikmetler -2 09 00:00:00.12.2023
•Hayber Fethi’nin ardındaki hikmetler -1 08 00:00:00.12.2023
•Asırların bağrına bastığı lider Hz. Muhammed 07 00:00:00.12.2023
•Asıl mesele sistem değil insan meselesidir 06 00:00:00.12.2023
•Genç nüfus ve geleceğimiz 05 00:00:00.12.2023
•Amerikan yerlileri Hıristiyanlık adına yok edildi 04 00:00:00.12.2023
•Ahirete iman Allah’a imandır -2 02 00:00:00.12.2023
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--



logo

   E-posta: bilgi(@)kadirga.com.tr
Tüm hakları Kadırga TV adına saklıdır: ©2019-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr