Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde 20.03.2014 tarihli yayımlanan yazısıdır
Kırım halkı, yüzde 97 oranında "evet" oyuyla Rusya'ya bağlanma kararı aldı.
Üstelik şeffaf sandıklara atılan oylar, Kırım'da yaşayan Rus nüfus dikkat alındığında sadece Rusların oyu da değil.
Son dönemde iç siyasetinde ve dış politikada barış yanlısı tutumu ile dikkatleri çeken Rusya, demokratik yolla halkları kendine bağlayabiliyorsa bu 'gerçek demokrasi'nin zaferidir.
Zira 2004 senesinden beri AB ve ABD'nin üzerinde ciddi bir etkisi bulunan Ukrayna reddedilmiş ve Kırım halkı Rus idaresine kendini teslim etmiştir.
Seçimle halkın tercihinin sorulması ve etki altında kalmadan verilen oylar Kırım'ın yeni kaderini belirlemektedir.
ABD, AB ve BM ise Kırım'da yapılan seçimleri "yok" sayan bir tavır içindeler.
Korkuları, halkların sempatisini ve güvenini kazanan Rusya'nın, halkların demokratik tercihi ile eski Sovyetler Birliği bloku gibi büyük bir blok haline dönüşmesidir.
Seçim yoluyla Rusya'nın sınırlarını genişletmesinden endişe etmekteler. ABD; Afganistan'ı, Irak'ı, Libya'yı, Tunus'u, Mısır'ı işgal edince bu demokrasi oluyor; şartlarına uygun yapılan seçimle ortaya çıkan halkın tercihi ABD'nin menfaatleriyle bağdaşmayınca demokrasi kabul edilmiyor.
Bu sonuç, tam da ABD'nin sadece kendisi için koyduğu demokrasi kurallarıyla varılabilecek bir neticedir.
Seçimde reddedilen sömürü ve işgal; kabul gören devletlerin bütünlüğüne saygılı, halkları kuşatan ve haklarını doya doya yaşamasına müsaade eden yeni Rusya zihniyeti.
Putin, Amerikalıların oylarıyla yılın lideri seçildiğine göre, Amerikan halkı da Rusya'nın izlediği yeni siyasetten memnundur.
Rusya nüfusunun yüzde 22'si Müslüman. Tarihinde bu nüfusa karşı baskı dönemleri görülmüşse de, bugün Rusya'nın Müslüman dünyaya karşı izlediği siyaset Müslümanı dışlamayan ve onlara inanç özgürlüğü sağlayan bir devlet siyaseti şeklindedir.
Putin, Müslüman liderlerle sık sık bir araya gelerek birlik ve beraberlik mesajları vermektedir.
Suriye'de yine aynı siyaset Suriye işgalinin önüne geçmiştir. İslam dünyasıyla girilen bu yeni yolda, sosyal hayatla ilgili sorunlarına karşı, bizden aldıkları görüşlerin ve sistemimizin uygulanmasının etkisi de büyüktür.
Bu görüşleri devam ettiği müddetçe Rusya adalete ters düşmeyecektir. İnsanlıkta bu özlem içinde yaşamaktadır.