HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 14 NİSAN 2025, PAZARTESİ

Sevr benzeri kuşatma

04.09.2023 00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde yayımlanan 26-08-2012 tarihli yazısıdır
 
Ülkemizin siyasi, hukuki, kültürel, sınai ve siyasete bağlı olarak daha da içinden çıkılması zor bir krize dönüşen ekonomik sorunları hepimizce bilinmektedir.
 
Bu meselelerimizin hemen hepsi, çok defa misalleriyle izah ettiğimiz gibi dış kaynaklıdır. Zira, yeni bir dünya keşfedercesine yeni bir dünya düzeninden söz edildiği günümüzde Türkiye, bu düzenin ve denge arayışları çerçevesinde uluslararası emperyalist güçlerin menfaat ve nüfus çatışmalarında odaktır.
 
Ülkemiz ekonomik çıkar çatışmalarının, ideolojik çatışmaların ve Hilal-Haç savaşından doğan dinler mücadelesinin belirleyicisi olmuştur.
 
SSCB'nin yıkılmasından sonra Doğu Akdeniz'den Hazar Denizi'ne kadar uzanan ABD, Avrupa ve Rusya'nın üzerinde büyük hesapları olan Türkî Cumhuriyetlere karşı bulunduğumuz noktada bir tamponuz.
 
Tarih boyunca onlara aynı milletten, aynı dinden bir baş olan bizleri, bugünkü dağınık hallerinden toparlayacak tek güç olarak gören Türkî halkları, Batı, uyguladığı misyonerlikle bağlantılı etnik, kültürel ve ekonomik taktiklerle Türkiye'den uzaklaştırmanın gayretindedir.
 
Onlara bu yolla yaklaşırken, bize de "Sizi AB'ye alacağız" yalanını söyleyerek hem Avrupa kimliğinin içinde kontrol ve asimile etmeyi, hem de Türkî Cumhuriyetlere baş olabilme yeteneğine ve kudretine sahip ülkemizin bölgesel bir güç olmasını engellemeyi planlamaktadır.
 
Üzerimizde oynanan projelerin bir yönü budur.
 
Dine dayalı bir çok ideolojinin kesiştiği nokta da yine ülkemizdir.
 
Büyük Ermenistan hayalinde Kuzeydoğumuzda Ermenistan; Türk dünyasına lider olduktan sonra sıcak denizlere inme hayalleri kuran Rusya; ucu Kıbrıs'a kadar uzanan Megalo İdea'sından asla vazgeçmeyen Yunanistan'ın Enosis ideali; Arz-ı Mevud'u gerçekleştirmek için her yolu deneyen İsrail; basit su meseleleri yüzünden teröre bile destek vermekten çekinmeyen Suriye ve Irak; komşumuz görünen, esasen en büyük düşmanımız olan ülkelerdir.
 
Bunlara, gerçekleştiremedikleri Sevr'i tekrar uygulatmaya uğraşan Batı'yı da eklersek, bize bizden başka dostun olmadığı iyece anlaşılacaktır.
 
Türkiye'nin içinde ve komşu sınırında Kürt meselesini, Güneydoğumuzda yaşayan Kürt vatandaşlarımızın müstakil devlet diye bir sorunu olmamasına rağmen, devamlı gündemde tutan ABD ve İngiltere'nin tavrı bu gayeleri uğrunadır.
 
AB'ne adaylık çerçevesinde Kıbrıs'ın Ege'nin, Güneydoğu'nun üyelik şartımız için halledilmesi gereken öncelikli meseleler olarak önümüze konması da bu sebeptendir.
 
Her yandan kuşatılmış Türkiye'nin bugün geldiği nokta, asırlardır yürütülen kültürel, sosyal, etnik faaliyetlerin bir neticesidir.
 
Aynı taktiklerin Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışında ve Kurtuluş Savaşımız esnasında da farklı adlar altında, farklı kişilerce ama aynı çevrelerce hayata geçirilmeye çalışıldığı bilinen gerçeklerdir.
 
Osmanlı'da Tanzimat sonrası başlayan Batı hayranlığı ve özentisi yüzyıllarca devleti tutan Türk-İslam medeniyetini kısa bir sürede ayaklar altına almıştır. 
 
İlerlemeyi ve medeniliği Batıda arayan bir nesil oluşturulmuş, Batı hayranı aydın geçinen kesimin de pompalamasıyla bir çeşit asimilasyon politikası uygulanmıştır. Bu, bir devletin kültürel çöküşüdür.
 
Maliyenin borca ihtiyacı yokken, adeta kandırılarak verilen ve sonra Düyun-u Umumiye adıyla borç veren ülkelerin Osmanlı maliyesini ele geçirmelerini sağlayan kurumun, devlet yönetiminde hayata geçirilmesi de iktisadi çöküşün göstergesiydi.
 
Siyasi sahada, dinî sahada vs. topyekün her alanda dejenere edilmiş değerler, Batıyı örnek alma hastalığı Osmanlının aslında savaşsız ele geçirilişiydi.
 
Eğer Kurtuluş Savaşımızı başaramasaydık bugün Sevr'de paylaşılan topraklarımız üzerinde sömürgeci devletlerin hakimiyeti olacaktı.
 
İstiklal Savaşımızın başlangıcında da ülkeyi tıpkı daha önce yaptıkları gibi, içten çökertme planlarına devam eden Batı, halkı etkilemek maksadıyla çeşitli dernekler, cemiyetler, fırkalar kurmuştu. 
 
Amerikan mandacılığına, İngiliz himayesine razı etmek isteyen kendi içimizden yandaşları olan cemiyetlerdi bunlar. Anlattıklarımız 1919 ve öncesinde Türk milletinin içinde bulunduğu emperyalist şartlardır.
 
Farklı isimlerle açılan çeşitli sivil toplum örgütleri bugün de aynı gaye için faaliyettedirler. Sivil-asker,
 
Türk-Kürt gibi ayrımlarla ülke bölünmek istenmektedir.
 
M. Kemal Atatürk'ün Gençliğe Hitabesinde "gaflet, dalalet, hatta hıyanet içinde" diye anlattığı bir kesim de vatandaşlarımız arasında mevcuttur.
 
Dış odaklar bunlar aracılığıyla siyasi ve kültürel baskı uygulayarak ülke gidişatına müdahale edilebilmektedir. Basını da kullanarak suni gündemlerle, halka istediklerini telkin etmekte, ülke yönetimine yön verebilmektedirler.
 
Şartlarımız, tarihteki acı tecrübelerimizle o kadar benzemektedir ki, o zaman Düyun-u Umumiye'sini aratmayacak bir IMF heyetimiz de bulunmaktadır. 
 
Belli aralıklarla gelip borç verdikleri krediler karşılığı istedikleri tavizlerin yerine getirilmesini kontrol eden, ekonomi yönetimimizi dolaylı yollardan zaten ellerinde tutan bu heyetle, geri planında ABD siyasi taleplere de başlamıştır. Bir adım ilerisi ödeyemediğimiz borç kredilerin karşılığı topak talebidir.
 
Batı hayranlığı ve ilerlemenin kaynağını Batı ile bütünleşmede gören Tanzimat sonrası zihniyet te, bugün daha da artan bir hevesle AB'ne girme gayretindedir. 
 
Bu birliğin bizi alır gibi görünme sebeplerini yukarıda izah etmiştik. Üyelik hevesimiz uğruna daha adaylık aşamasında vazgeçmemiz gerekenler ise çok fazladır.
 
Ege'yi, Kıbrıs'ı, Güneydoğu'yu gözden çıkarmamız şart olduğu gibi, itirazsız bir teslimiyetle hukuki, siyasi her sahada bağımsızlığımızdan, toprak bütünlüğümüzden tavizler istenmekte egemenliğimizin devrinden söz edilmektedir.
 
Görüldüğü gibi 1919'un sinsi bir işgal altında başlayan Kurtuluş Savaşımızın şartlarıyla bugünün Türkiye Cumhuriyeti'nin içinde bulunduğu kıskaç aynıdır.
 
Sevr'i kabul ettiremeyen Batı, o anlaşmadaki paylaşım planlarını unutmamıştır.
 
Günümüz, her zamankinden daha ayık olma zamanıdır. Her sahada, ikinci bir Kurtuluş Savaşı yapma ortamına düşürülmek istenen ülkemizde izah ettiğimiz tehlikelere karşı birlik ve beraberlik içinde olmamız bir zarurettir.
 
Badireleri aşarak yeniden büyük, güçlü ve lider bir ülke olmak elimizdedir.
 
Bunun halli önce insan meselesine eğilmektir. Vatanı ve milletiyle bölünmez bir Türkiye için kendi yararına, ülke adına kazanılacak bireyler yetiştirmeliyiz.
 
Dışarıdaki düşmanlarımız ve onların yerli destekçilerine kanıp, planlarına alet olmayacak, "vatan bir bütündür, bölünmez" diyerek, uğruna kanının son damlasına kadar savaşarak sahip çıkacak bir nesil hedefimiz olmalıdır.
 
Devlet kademelerinde gündelik siyasi, ekonomik çıkarlar peşinde koşmayacak, kulluk şuuruyla hareket eden kadrolar oluşturulmalıdır.
 
Keyfiliğin, despotluğun, şahsi ihtirasın esiri değil, "Türk milleti ilelebed payidar kalacaktır" şuurunda devlet adamları yetiştirmeliyiz.
 
Milli bütünlüğün dini bütünlükten geçtiğini hiç bir zaman unutmayarak, Türk-İslam medeniyetini yaşatacak projeler hayata geçirmeliyiz.
 
3 kıtaya asırlarca hükmeden bir ecdada sahip milletimiz, her devirde üzerine oynanan oyunları bozmasını başarmıştır.
 
Eğer tarihi tecrübelerini bugünün şartlarına uygulamayı bilirse, bu badireleri de aşacaktır.
 
Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur.
 
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
•İmam Rıza (a.s.) 10 00:00:00.04.2025
•İmam Ca'fer (a.s.) 08 00:00:00.04.2025
•Hz. Peygamber'in Ehl-i Beyt'i 10 00:00:00.02.2025
•Türkler Kürtlerle kardeştir 30 00:00:00.01.2025
•Kürtler Türk boyundandır 24 00:00:00.01.2025
•Bahaneler kader değildir 23 00:00:00.01.2025
•Dünya 'Milli Ekonomi Modeli' diyor 22 00:00:00.01.2025
•Dağılan AB'nin karşısında yükselen Avrasya Birliği 21 00:00:00.01.2025
•Müslümanlıktaki hikmet nedir? 10 00:00:00.01.2025
•Son Nefes 09 00:00:00.01.2025
•Regaib Kandili'miz mübarek olsun 02 00:00:00.01.2025
•Müslümanlar aleyhine casusluk yapanların durumu 13 00:00:00.12.2024
•Başörtüsü cambaza bak mı oluyor? 04 00:00:00.12.2024
•İnsanlığın kurtuluşu MEM 03 00:00:00.12.2024
•Merhamet ve merhamette ölçü -1 29 00:00:00.11.2024
•Arayış 26 00:00:00.11.2024
•Birlikten Vazgeçmeyin 25 00:00:00.11.2024
•Eğitim Başkadır Öğretim Başka 23 00:00:00.11.2024
•İslam Tarihinde İlk Fitne 20 00:00:00.11.2024
•Önce insan denmedikçe... 19 00:00:00.11.2024
•İnsan Hakları Konusu 18 00:00:00.11.2024
•Partiler BTP'nin Projeleriyle Seçimlere Hazırlanıyorlar 12 00:00:00.11.2024
•Türkiye 12 yıldır geriliyor 11 00:00:00.11.2024
•Atatürk'ü Tanıtıyoruz 09 00:00:00.11.2024
•Uhud Savaşı ve lidere inanmak 08 00:00:00.11.2024
•Gelişmeler bizi hep haklı çıkardı 07 00:00:00.11.2024
•İnsanın Yeri ve İstikameti 06 00:00:00.11.2024
•Namaz mü'minin miracıdır 05 00:00:00.11.2024
•Dördüncü imam İmam Zeynelabidin 04 00:00:00.11.2024
•Yaraya Merhem Milli Ekonomi Modelidir 02 00:00:00.11.2024
•Atatürk'ün Maaşı 31 00:00:00.10.2024
•Cumhuriyet Bayramı'nda Atatürk'ü Anlamak 30 00:00:00.10.2024
•Cumhuriyet 29 00:00:00.10.2024
•Atatürk vatandır 28 00:00:00.10.2024
•Madenleri millete vereceğiz 24 00:00:00.10.2024
•Haydar Hoca Rusçu mu olmuş? 23 00:00:00.10.2024
•12 İmam'dan İmam Cafer 22 00:00:00.10.2024
•İstikrar için birlik zamanı 21 00:00:00.10.2024
•Birlik İçin Ehl-i Beyt Diyoruz 19 00:00:00.10.2024
•Biz ne zaman akıllanırız? 18 00:00:00.10.2024
•Tevhidin merkezi Ehl-i Beyt 17 00:00:00.10.2024
•Niyet ve istikamet 16 00:00:00.10.2024
•Milli Ekonomi Modeli zamanı 15 00:00:00.10.2024
•Önce birlik 12 00:00:00.10.2024
•Gelişmeler bizi hep haklı çıkardı 07 00:00:00.10.2024
•Bizim aynamızda kendini görenler 01 00:00:00.10.2024
•Milli Para Alnımızın Teridir 24 00:00:00.09.2024
•Hz. Peygamberin Ehl-i Beyt'i 23 00:00:00.09.2024
•Milli Ekonomi Modeli adıma tescillenmiş bir markadır 21 00:00:00.09.2024
•Kayıkçı kavgası 20 00:00:00.09.2024
•Hz. Peygamber'in 'ehl-i kitap'la ilişkileri 19 00:00:00.09.2024
•Savaş devam ediyor, hayaller boşa çıkıyor 18 00:00:00.09.2024
•Tek çıkış yolu Milli Ekonomi Modeli 17 00:00:00.09.2024
•Mevlid Kandili'miz Mübarek Olsun 14 00:00:00.09.2024
•Milli Ekonomi Modeli uygulanmadan Türkiye kurtulamaz 12 00:00:00.09.2024
•Kalpler kör mü oldu? 27 00:00:00.08.2024
•NATO konsepti değişmiyor ya Türkiye? 14 00:00:00.08.2024
•Devlet alan el değil, veren el olmalıdır 07 00:00:00.08.2024
•Türkiye'nin tapu senedi Lozan'dır 24 00:00:00.07.2024
•AB bir inanç birliğidir 23 00:00:00.07.2024
•KKTC tam bağımsız olmalıdır 20 00:00:00.07.2024
•İmam Hüseyin ve Kerbela vahşeti 17 00:00:00.07.2024
•İmam Hüseyin ve Ehl-i Beyt 16 00:00:00.07.2024
•15 Temmuz, milletin zaferi kutlu olsun 15 00:00:00.07.2024
•Gerçek alim zikir ehlidir 11 00:00:00.07.2024
•İyilik, kâmil insanın olduğu yerdedir 10 00:00:00.07.2024
•Ehl-i Beyt, Kur’an’ın müşahhas hâlidir -3- 27 00:00:00.06.2024
•Ehl-i Beyt, Kur’an’ın müşahhas hâlidir -2- 26 00:00:00.06.2024
•Ehl-i Beyt hakkındaki ayetlerden bazıları 25 00:00:00.06.2024
•Zikir eşkıyayı esfiya yapar 19 00:00:00.06.2024
•İnsan başıboş yaratılmamıştır 12 00:00:00.06.2024
•İsrail'le ilişkiler ve Ortadoğu politikamız 10 00:00:00.06.2024
•Olan bize olacak 04 00:00:00.06.2024
•Ruhun istediği Allah’tır 27 00:00:00.05.2024
•İslamın hükümleri müdahale kabul etmez -1 23 00:00:00.05.2024
•İnsanı insan yapan cevher 16 00:00:00.05.2024
•Kayıkçı kavgası 06 00:00:00.05.2024
•Hakların verilemeyeceği bir 1 Mayıs daha 01 00:00:00.05.2024
•Sosyal devlet olmak için 26 00:00:00.04.2024
•Millî ve dinî bütünlük 25 00:00:00.04.2024
•Allah'ın rahmetinden ümit kesilmez 20 00:00:00.04.2024
•Din Allah’a vuslat yoludur 18 00:00:00.04.2024
•'Çekilirsen aradan geri kalır Yaradan' 17 00:00:00.04.2024
•Arif olmak abid olmaktan geçer 16 00:00:00.04.2024
•Dosdoğru yol üzere yaşamak -2 15 00:00:00.04.2024
•Duma'da neler oldu? 28 00:00:00.02.2024
•Çürük tohum meyve vermez 08 00:00:00.02.2024
•Temelde çarpışan inançlardır 29 00:00:00.01.2024
•Katolik Kilisesinin Türkler Üzerindeki Planları 27 00:00:00.01.2024
•İslam, bir rejim değildir, dindir 22 00:00:00.01.2024
•İslamiyet’te adaletin eriştiği zirve 21 00:00:00.01.2024
•Hz. Peygamber hüküm sahibidir 18 00:00:00.01.2024
•"Sen, sende olmayasın ki, O sende olsun" 15 00:00:00.01.2024
•Milli para alnımızın teridir 13 00:00:00.01.2024
•Recep ayı ve Regaib Kandili 11 00:00:00.01.2024
•Asıl hürriyet Allah’a kulluktur 10 00:00:00.01.2024
•Aile 06 00:00:00.01.2024
•Türkiye karanlık bir döneme girdi -2 05 00:00:00.01.2024
•Türkiye karanlık bir döneme girdi -1 04 00:00:00.01.2024
•Türkler nasıl mahvedilir? 03 00:00:00.01.2024
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--



logo

   E-posta: bilgi(@)kadirga.com.tr
Tüm hakları Kadırga TV adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr