HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 27 EYLÜL 2024, CUMA

Kurtla kuzunun hikâyesi

23.09.2023 00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde 06.10.2001 tarihli yayımlanan yazısıdır
 
Terörizm bir fikrin, bir düşüncenin şiddet yoluyla kabul ettirilmesidir. Terörizmde esas olan, bir kişi veya grup tarafından korku ve kaos ortamı yaratmak suretiyle herhangi bir fikrin iktidara getirilmesidir. 
 
Bütün terörist grupların gerçekleştirdikleri eylemleri üstlendiklerini, bunu dünya kamuoyuna ilan etmek suretiyle, kendi ideolojilerini benimsetmeye çalıştıklarına şahit olmaktayız.
 
Ancak ABD'deki saldırıyı gerçekleştiren güç, kimliğini açıklamamıştır. Ki bu durum terörizmin mantığına aykırıdır. Terörizmde bir güç gösterisi, bir meydan okuma ve bir fikrin bu şekilde kabul ettirilmesi söz konusudur. 
 
Bu bağlamda 11 Eylül saldırısı gibi geniş çaplı ve büyük bir eylemi eğer bir terörist grup düzenlemiş olsaydı bunu çoktan üstlenmiş olması gerekirdi.
 
Bütün bunlardan şu netice çıkmaktadır: ABD'deki saldırı bir terörist hareket değildir. Bunun altında çok karmaşık bazı hesaplar yattığı muhakkaktır. 
 
Bu nedenle 11 Eylül saldırısı bir savaş olarak değerlendirilmelidir. Peki bu eylemi hangi güç organize etmiş olabilir?
 
1) ABD'den intikam almak isteyen bir devlet bu saldırıyı gerçekleştirmiş olabilir. Yakın tarihe göz gezdirildiğinde Birleşik Devletler'den hangi devletin veya devletlerin intikam almak isteyeceğini anlamak mümkündür.
 
2) ABD içindeki siyasi rakiplerin birbiriyle hesaplaşması maksadına yönelik bir hareket olabilir. (Başkan Bush'un bir hayli tartışmalı bir biçimde başkanlık koltuğuna oturduğunu hatırlayalım).
 
3) Yine ABD içinde bazı çıkar gruplarının veya bir takım lobilerin mevcut iradeye bir gözdağı verme girişimi olması da mümkündür.
 
4) Bir başka ihtimal de, Amerika'nın bazı coğrafyalara el atabilmek maksadıyla bizzat kendisinin böyle bir hareketi organize etmiş olmasıdır.
 
Şüphesiz bütün bunlar birer varsayımdır. Gerçek olan şudur ki, bu bir terörist saldırı değil, altında çok yönlü, karmaşık hesaplar bulunan bir harekettir. Ve bu hareketin failleri içeride aranmalıdır. 
 
Yoksa B. Ladin gibi gücünün sınırları belli olan kimseleri "suçlu" ilan etmek hedef saptırmaktan başka bir şey değildir. 
 
Eğer bu işi, iddia edildiği şekilde B. Ladin gerçekleştirmiş olsaydı bunu çoktan üstlenir ve ilan ederdi. Ve şüphesiz kendi görüş ve düşüncesini kabul ettirmek için bundan daha uygun bir propaganda biçimi de olmazdı. 
 
Zira başta da ifade ettiğimiz gibi "şiddet yoluyla bir fikri benimsetmek" terörizmin özüdür. Ancak ne gariptir ki -her ne kadar B. Ladin'i gösteren kanıtlar var deniyorsa da- herkesin malumudur, bu tarihi saldırı "fail-i meçhul" olarak kalmıştır.
 
Günümüzde terörizmle nefs-i müdafaa hareketi, kasıtlı bir kavram kargaşasına da kurban gitmektedir. 
 
Terörizm; bir fikrin şiddet yoluyla kabul ettirilmesi, nefs-i müdafaa ise; can, mal, namus, vatan emniyetinin tehlikede olduğu yerde değerlerin müdafaa edilmesidir.
 
Yani bugün Filistin'de, Çeçenistan'da, Bosna'da, Kosova'da yaşanmış ve yaşanmakta olan hadiseler can, mal, namus ve vatan müdafaasıdır. 
 
ABD'deki saldırıyla beraber Çeçenlerin ve Filistinlilerin de "resmi terörist" sınıfına sokulmak istendiği görülüyor ki, bu açık bir haksızlıktır.
 
Bu insanlar en tabii insanlık haklarının ve kendi vatanlarının müdafaasını yapmaktadırlar. 
 
Buna rağmen, "toprağını savunan"ların terörist, onları "toprağından atmak" isteyenlerin ise haklı konuma getirilmeye çalışılması küresel güçlerin adalet anlayışındaki çarpıklığın bir işaretidir.
 
Özetle diyebiliriz ki, teröristler bu olayın faili olmadığı halde, şayet terörizmin propaganda mantığına ters bir yolla hala "terörist Bin Ladin'dir" deniyorsa, ABD bu olayı kullanarak bir takım coğrafyalarda üs kurmak istiyor denebilir.
 
Maksat failleri arayıp bulmak değil, "Bu faildir" iddiasının arkasına sığınmaktır. 
 
Kurtla kuzu misalinde olduğu gibi, suyun başında duran kurt kuzuyu yemek için, suyun aşağısında duran kuzuya "suyu neden bulandırdın" dediğinde, kuzu "kurt kardeş, ben suyun aşağısındaydım, suyu nasıl bulandırayım" der. Herhalde kuzunun kaderi Afganistan'ın kaderi olsa gerektir.
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
•Milli Para Alnımızın Teridir 24 00:00:00.09.2024
•Hz. Peygamberin Ehl-i Beyt'i 23 00:00:00.09.2024
•Milli Ekonomi Modeli adıma tescillenmiş bir markadır 21 00:00:00.09.2024
•Kayıkçı kavgası 20 00:00:00.09.2024
•Hz. Peygamber'in 'ehl-i kitap'la ilişkileri 19 00:00:00.09.2024
•Savaş devam ediyor, hayaller boşa çıkıyor 18 00:00:00.09.2024
•Tek çıkış yolu Milli Ekonomi Modeli 17 00:00:00.09.2024
•Mevlid Kandili'miz Mübarek Olsun 14 00:00:00.09.2024
•Milli Ekonomi Modeli uygulanmadan Türkiye kurtulamaz 12 00:00:00.09.2024
•Kalpler kör mü oldu? 27 00:00:00.08.2024
•NATO konsepti değişmiyor ya Türkiye? 14 00:00:00.08.2024
•Devlet alan el değil, veren el olmalıdır 07 00:00:00.08.2024
•Türkiye'nin tapu senedi Lozan'dır 24 00:00:00.07.2024
•AB bir inanç birliğidir 23 00:00:00.07.2024
•KKTC tam bağımsız olmalıdır 20 00:00:00.07.2024
•İmam Hüseyin ve Kerbela vahşeti 17 00:00:00.07.2024
•İmam Hüseyin ve Ehl-i Beyt 16 00:00:00.07.2024
•15 Temmuz, milletin zaferi kutlu olsun 15 00:00:00.07.2024
•Gerçek alim zikir ehlidir 11 00:00:00.07.2024
•İyilik, kâmil insanın olduğu yerdedir 10 00:00:00.07.2024
•Ehl-i Beyt, Kur’an’ın müşahhas hâlidir -3- 27 00:00:00.06.2024
•Ehl-i Beyt, Kur’an’ın müşahhas hâlidir -2- 26 00:00:00.06.2024
•Ehl-i Beyt hakkındaki ayetlerden bazıları 25 00:00:00.06.2024
•Zikir eşkıyayı esfiya yapar 19 00:00:00.06.2024
•İnsan başıboş yaratılmamıştır 12 00:00:00.06.2024
•İsrail'le ilişkiler ve Ortadoğu politikamız 10 00:00:00.06.2024
•Olan bize olacak 04 00:00:00.06.2024
•Ruhun istediği Allah’tır 27 00:00:00.05.2024
•İslamın hükümleri müdahale kabul etmez -1 23 00:00:00.05.2024
•İnsanı insan yapan cevher 16 00:00:00.05.2024
•Kayıkçı kavgası 06 00:00:00.05.2024
•Hakların verilemeyeceği bir 1 Mayıs daha 01 00:00:00.05.2024
•Sosyal devlet olmak için 26 00:00:00.04.2024
•Millî ve dinî bütünlük 25 00:00:00.04.2024
•Allah'ın rahmetinden ümit kesilmez 20 00:00:00.04.2024
•Din Allah’a vuslat yoludur 18 00:00:00.04.2024
•'Çekilirsen aradan geri kalır Yaradan' 17 00:00:00.04.2024
•Arif olmak abid olmaktan geçer 16 00:00:00.04.2024
•Dosdoğru yol üzere yaşamak -2 15 00:00:00.04.2024
•Duma'da neler oldu? 28 00:00:00.02.2024
•Çürük tohum meyve vermez 08 00:00:00.02.2024
•Temelde çarpışan inançlardır 29 00:00:00.01.2024
•Katolik Kilisesinin Türkler Üzerindeki Planları 27 00:00:00.01.2024
•İslam, bir rejim değildir, dindir 22 00:00:00.01.2024
•İslamiyet’te adaletin eriştiği zirve 21 00:00:00.01.2024
•Hz. Peygamber hüküm sahibidir 18 00:00:00.01.2024
•"Sen, sende olmayasın ki, O sende olsun" 15 00:00:00.01.2024
•Milli para alnımızın teridir 13 00:00:00.01.2024
•Recep ayı ve Regaib Kandili 11 00:00:00.01.2024
•Asıl hürriyet Allah’a kulluktur 10 00:00:00.01.2024
•Aile 06 00:00:00.01.2024
•Türkiye karanlık bir döneme girdi -2 05 00:00:00.01.2024
•Türkiye karanlık bir döneme girdi -1 04 00:00:00.01.2024
•Türkler nasıl mahvedilir? 03 00:00:00.01.2024
•Milli Ekonomi Modeli uygulanmadan Türkiye kurtulamaz 29 00:00:00.12.2023
•Daha yolun başında uyarmıştı 28 00:00:00.12.2023
•Midemiz değil aç olan gönlümüzdür -1 26 00:00:00.12.2023
•Dünya malının yeri kalp değil ceptir 25 00:00:00.12.2023
•İlahi yardımlar kimlere gelir? 22 00:00:00.12.2023
•İbadet ruhunu söndürmek isteyenler 21 00:00:00.12.2023
•Her kafadan bir ses çıkıyor 20 00:00:00.12.2023
•Kürtler Türk boyundandır 19 00:00:00.12.2023
•Dinini kaybedenler milliyetlerini de kaybeder 15 00:00:00.12.2023
•Din mutlak muhtaç olan bir kurumdur 14 00:00:00.12.2023
•Kuvay-ı Milliye ruhu; milletin kimliğidir 11 00:00:00.12.2023
•Hayber Fethi’nin ardındaki hikmetler -2 09 00:00:00.12.2023
•Hayber Fethi’nin ardındaki hikmetler -1 08 00:00:00.12.2023
•Asırların bağrına bastığı lider Hz. Muhammed 07 00:00:00.12.2023
•Asıl mesele sistem değil insan meselesidir 06 00:00:00.12.2023
•Genç nüfus ve geleceğimiz 05 00:00:00.12.2023
•Amerikan yerlileri Hıristiyanlık adına yok edildi 04 00:00:00.12.2023
•Ahirete iman Allah’a imandır -2 02 00:00:00.12.2023
•Ahirete iman Allah’a imandır -1 01 00:00:00.12.2023
•Avrupa'nın kuyruğu olmak bize yakışmaz 30 00:00:00.11.2023
•AB bir inanç birliğidir 29 00:00:00.11.2023
•Milli Ekonomi Modeli uygulanmadan Türkiye kurtulamaz 28 00:00:00.11.2023
•Tek çıkış yolu Milli Ekonomi Modeli 27 00:00:00.11.2023
•Sosyal devlet olmak için 25 00:00:00.11.2023
•Sadece temennilerle hatırlanan öğretmenler 24 00:00:00.11.2023
•Milli Ekonomi Modeli zamanı 23 00:00:00.11.2023
•Milli paralarla ticaret için önce milli paraya sahip olmalıyız 21 00:00:00.11.2023
•Kayıkçı kavgası 20 00:00:00.11.2023
•MEM toplantıları vaktidir 16 00:00:00.11.2023
•MEM uygulanmadan Türkiye ekonomisi düzelmez 15 00:00:00.11.2023
•Dövizle borçlanmayın milli parayı basın 14 00:00:00.11.2023
•Tarımda nasıl bir politika belirlenmeli? 13 00:00:00.11.2023
•10 Kasım, gerçek Atatürk’ü anlamak 10 00:00:00.11.2023
•Delilleriyle Atatürk'ün soyağacı 09 00:00:00.11.2023
•Teknolojik gelişme ve kültürel bağımsızlığın korunması 08 00:00:00.11.2023
•Kalkınmak için çalışmak ve üretim şarttır 07 00:00:00.11.2023
•İnançların mücadelesi ve günümüz dünyası 06 00:00:00.11.2023
•Genç nüfus ve geleceğimiz 04 00:00:00.11.2023
•Her şey Allah'ı arıyor 03 00:00:00.11.2023
•Gaye kulluk, vasıta zikrullah 02 00:00:00.11.2023
•Prof. Dr. Haydar Baş 01 00:00:00.11.2023
•Büyük olmayı unuttuk 31 00:00:00.10.2023
•Atatürk'ün soyağacı 27 00:00:00.10.2023
•Haydar Hoca Rusçu mu olmuş? 26 00:00:00.10.2023
•ABD herkese aynı 25 00:00:00.10.2023
•ABD'nin ürettiği tezlerin amacı 24 00:00:00.10.2023
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--



logo

   E-posta: bilgi(@)kadirga.com.tr
Tüm hakları Kadırga TV adına saklıdır: ©2019-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr