HOŞGELDİNİZ! BUGÜN 13 MART 2025, PERŞEMBE

İslam tarihini değiştiren büyük yalan

25.04.2023 00:00
Prof. Dr. Haydar Baş'ın gazetemizde 04.04.2012 tarihli yayımlanan yazısıdır
 
Bilindiği gibi Peygamberimizin (sav) mezhebi ve meşrebi yoktu.
 
Onun rıhletinden itibaren Hz.Ali'yi (as) seven ve ona tabi olanlar Alevi olarak adlandırılmıştır.
 
Ehl-i Sünnet tabiri ise, hicri 110 yılında ölen Muhammed b. Sirin'e aittir.
 
Ehl-i Sünnet, dinde bidatlerin ortaya çıkmasından sonra, sünnetin savunulması ve ümmetin bütünlüğünün muhafazası maksadı ile ortaya atılmıştır.
 
İmam Azam, Haricilerin, "Büyük günah işleyen mümindir" görüşüne karşı takındığı tavır sebebiyle, İmam Ali'yi "Ehl-i Sünnet" kabul etmektedir.
 
Demek ki, Ehl-i Sünnet tabiri, sapık ve batıl akımlar ile hak olanı ayırt etmek için doğmuştur ve İmam Azam'a göre, batıla karşı verdiği mücadele ile İmam Ali (as) de Ehl-i Sünnettir.
 
İslam tarihinde Hicri 30 ve 36 yılları arasındaki olaylar hadislerle nakledilirken bir şey dikkat çekmektedir.
 
O döneme kadar nakledilen olaylarda Resulullah'ın (sav) zamanında adı hiç geçmeyen bir kişi yaşanan gelişmelere yön veren zat olarak verilmektedir.
 
İbn Saba veya Sebe olarak ismi geçen kişiden, Hz. Osman'ın şehadeti hadisesi ve Cemel Savaşı hakkında nakiller vardır.
 
Dikkat edilirse Hz. Osman'ın şehadeti ve Cemel Savaşı, Hz. Ali'nin (as) zor duruma düşürülmek istendiği iki vakadır.
 
Abdulah b. Sebe hakkındaki hadislerin tek ravisi Seyf b. Ömer'dir.
 
Hicri 170'den sonra veya Hicri 193'de öldüğü yazılmıştır.
 
Seyf,  hadislerine güvenilmeyen, yalan hadis uydurarak olayları çarpıtan bir ravi olarak bilinmektedir.
 
Resulullah'ın (as) devrinde adının geçmemesi ve başından geçen olaylara rağmen, halifeler tarafından ikaz edilmemesi gibi kuşkular araştırmacıları* böyle bir kişinin var olup olmadığı noktasına taşımıştır.
 
Abdullah b. Sebe aslında hiç yaşamamıştır. İslam şehirlerinde kıyam başlattığı, Hz. Peygamberin sahabelerinden Ebuzer Gıffari'nin, Ammar b.Yasir'in, Abdurrahman b.Udays'ın kendisine tabi olduğu; Malik b. Eşter gibi tabilerin de kendinden etkilendiği yazmaktadır.
 
Yine dikkat edilirse, İbn-i Sebe'ye tabi olduğu iddia edilen kişiler hep Hz. Ali'nin yanında yer alanlardır.
 
Hayali Abdullah b. Sebe'nin yolunu takip edenlere sabailer denmektedir. Buna göre ondan etkilenen Ebuzer Gıffari, Ammar b. Yasir, Malik b.Eşter birer Sabaidir.
 
Abdullah b.Sebe'den nakil yapan en önemli şahıs tarihçi Taberi'dir.
 
Büyük kısmı müsteşrik olan kişiler eserlerinde Taberi'nin rivayetlerinin doğruluğunu özelikle vurgulayarak ondan ibn-i Sebe ile ilgili hadis nakletmişlerdir.
 
Nicholson, Van Vloten, J.Wellhausen, Dwight Donaldson ve Ahmed Emin müsteşrik yazarlardır.
 
Bu kişiler Abdullah b. Sebe'nin ağzından olayları verirken, aslında bir konuyu işlemektedirler.
 
Şia'nın, Yahudi olduğu iddia edilen Abdullah b. Sebe tarafından kurulduğu ve Şia'nın sapık olduğu tezi.
 
Sabailer için hilafetin aslında Hz. Ali'nin hakkı olduğu fikrini savundukları da yazmaktadır.
 
Aşağıda müsteşrik yazarların eserlerinden verilen bölümleri okurken bugün Şia alemi hakkında bahsi geçen konuların temellerinin bu müsteşrik yazarların iddiaları olduğuna dikkat ediniz:
 
Ahmed Emin, Fecr'ül İslam adlı eserinde Taberi'den alıntılar ile Hz. Osman dönemi ve Ebuzer Gıffari'nin ona karşı çıkmasını anlattıktan sonra 276. sayfada şunları yazıyor:
 
"Şiilik, İslam'a karşı güdülen kin ve düşmanlık yüzünden İslam'ı yıkmak isteyen herkesin sığındığı bir mezhep olmuştur. Yahudi, Hıristiyan yahut Zerdüşti olan ve kendi dininin esaslarını İslam'a sokmak isteyen herkes, Peygamberin Ehl-i Beyti'nin sevgisini kendisine bir perde yapmakta, bu perde ardında dilediğini yapmaya uğraşmaktadır. Şia recat inancını böylece Yahudilerden aldı."
 
277. sayfada ise, Şia'nın recat inancını ve imamet itikadını Yahudi olduğu iddia edilen Abdullah b.Sebe'den öğrendiğine inandığını söylüyor: "İmamların masum oluşları ve geleceği vaad edilen Mehdi inancı da bu kaynaktan doğmuştur. İbn-i Sebe, Ali taraftarlığı ve onun hakkını dilemek perdesi ile yaptıklarını örtmüş ve böylece İslam'da Şiiliği kurmuştur."
 
Müsteşriklerden G .Van Vloten'in "Es -Siyadet 'ül -Arabiyyeti ve'ş-Şiati ve'l israiliyyat fi Ahdi Beni -Ümeyye" adıyla Arapçaya çevrilen eserinin 79. sayfasında Sabailer hakkında şunlar yazmaktadır: "Sabailer, Abdullah b.Sebe'nin dostları ve ona uyanlardır. O, Affan oğlu Osman'ın halifeliği süresince, hilafete Ali'yi daha layık görüyordu."
 
Bu bilgi için Taberi'nin tarihinin 80. sayfasını da not etmiştir.
 
Müsteşrik Nicholson, Cambridge baskılı "History of the Arabs" kitabının 215. sayfasında şunları yazmaktadır: "Abdullah b. Sebe, Sabaiyye fırkasının kurucusudur. Yahudi'dir ve Hz. Osman'ın zamanında Müslüman olmuştur. 
 
İbn-i Sebe, İsa'nın bu dünyaya tekrar geleceğine inanıp da, Hz. Muhammed'in tekrar geleceğine inanmayan kişiye şaşılır; oysa ki Kur'an'da Hz. Muhammed'in de tekrar geleceği açıkça bildirilmiştir.
 
Binlerce peygamber gelip geçmiştir, her birinin de yerine geçecek vasisi vardır. Muhammed'in vasisi de Ali'dir (as)" demektedir, Nicholson.
 
Müsteşrik D.M.Donaldson , "The Shiite Religion, A History of İslam in Persia and Iraq" kitabının 58. sayfasında der ki: "Ali'nin hilafete daha layık olduğu, hatta bunun siyaset bakımından değil, ilahi bir hak bulunduğu hakkındaki Ali taraftarlarının iddialarında, bilhassa Osman'ın halifeliği zamanında ortaya çıkan ve Müslümanların arasında nifak sokmak olan Abdullah b. Sebe adlı bir adamın rolü olduğunu görmekteyiz."*
 
Müsteşrik Wellhausen, "Das Arabische Reish und Sein Sturtz" adlı kitabının 56-57. sayfalarında şunu yazar: "Sabailer, İslam'ın esasını bozmuşlardır. Onlar Kur'an'ın hilafına Tanrının peygamberin bedenine; peygamberin vefatından sonra da alinin ve soyunun bedenlerine hülul ettiğine inanıyorlardı. Onların nazarında Ali, Ebubekir ve Ömer'le bir sayılmazdı. Kutsi ruhun Ali'ye hulul ettiğine inanıyorlardı."
 
Bu müsteşrik de kitabının önsözünde Taberi'yi övmektedir.
 
Bu örneklerden anlaşılmaktadır ki, Taberi kaynaklı Abdullah b. Sebe rivayetleri, aslında yaşamamış bir kişinin ağzından ve fiillerinden Hz. Ali'yi ve onu sevenleri karalamak için uydurulmuş rivayetlerdir.
 
Rivayetlerin müsteşrikler tarafından detaylı bir şekilde kullanılması, bu işin İslam aleminin birliğini bozmak için hazırlanmış büyük bir ajan faaliyeti olduğunun ispatıdır.
 
Ne hazin tecellidir ki, müsteşriklerin bu rivayetleri bütün İslam aleminin asıl kaynağı kabul edilerek vahdetin yok olmasında en büyük rolü oynamıştır.
 
"Size bir fasık haber getirdiğinde mutlaka onu araştırınız" ilahi hükmü varken, biz fasık değil, kafirlerin yazdığı tarih ile kılıçlarımızı kınından çıkarıyoruz.
 
Bu vahim gelişmede iman ehli olan her müminin mesuliyeti kaçınılmazdır.
 
Maalesef ki, Sünni dünyada bu yalan ve uydurmalara gaflet halinde kanmıştır.
 
Netice sapık gösterilen Şia alemi ile hak olan Sünni dünyanın karşı karşıya getirilmesi olmuştur.
 
Oysa ki, Şia'nın temel hadis külliyatları incelendiğinde bu yolun da itikatta Sünniler ile aynı görüşleri paylaştığı ve itikatta tevhidin olduğu görülecektir. Öyleyse yapılması gereken tevhidi vücuda getirmektir.
 
İlim adına ayrıştırmak değil, ilimle tevhidi sağlamak olmalıdır.
 
Bundan sonraki yazılarımızda Şii ve Sünni dünya arasında nifak tohumları atan bu büyük oyunu bozmaya devam edeceğiz.
 
 
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
•Hz. Peygamber'in Ehl-i Beyt'i 10 00:00:00.02.2025
•Türkler Kürtlerle kardeştir 30 00:00:00.01.2025
•Kürtler Türk boyundandır 24 00:00:00.01.2025
•Bahaneler kader değildir 23 00:00:00.01.2025
•Dünya 'Milli Ekonomi Modeli' diyor 22 00:00:00.01.2025
•Dağılan AB'nin karşısında yükselen Avrasya Birliği 21 00:00:00.01.2025
•Müslümanlıktaki hikmet nedir? 10 00:00:00.01.2025
•Son Nefes 09 00:00:00.01.2025
•Regaib Kandili'miz mübarek olsun 02 00:00:00.01.2025
•Müslümanlar aleyhine casusluk yapanların durumu 13 00:00:00.12.2024
•Başörtüsü cambaza bak mı oluyor? 04 00:00:00.12.2024
•İnsanlığın kurtuluşu MEM 03 00:00:00.12.2024
•Merhamet ve merhamette ölçü -1 29 00:00:00.11.2024
•Arayış 26 00:00:00.11.2024
•Birlikten Vazgeçmeyin 25 00:00:00.11.2024
•Eğitim Başkadır Öğretim Başka 23 00:00:00.11.2024
•İslam Tarihinde İlk Fitne 20 00:00:00.11.2024
•Önce insan denmedikçe... 19 00:00:00.11.2024
•İnsan Hakları Konusu 18 00:00:00.11.2024
•Partiler BTP'nin Projeleriyle Seçimlere Hazırlanıyorlar 12 00:00:00.11.2024
•Türkiye 12 yıldır geriliyor 11 00:00:00.11.2024
•Atatürk'ü Tanıtıyoruz 09 00:00:00.11.2024
•Uhud Savaşı ve lidere inanmak 08 00:00:00.11.2024
•Gelişmeler bizi hep haklı çıkardı 07 00:00:00.11.2024
•İnsanın Yeri ve İstikameti 06 00:00:00.11.2024
•Namaz mü'minin miracıdır 05 00:00:00.11.2024
•Dördüncü imam İmam Zeynelabidin 04 00:00:00.11.2024
•Yaraya Merhem Milli Ekonomi Modelidir 02 00:00:00.11.2024
•Atatürk'ün Maaşı 31 00:00:00.10.2024
•Cumhuriyet Bayramı'nda Atatürk'ü Anlamak 30 00:00:00.10.2024
•Cumhuriyet 29 00:00:00.10.2024
•Atatürk vatandır 28 00:00:00.10.2024
•Madenleri millete vereceğiz 24 00:00:00.10.2024
•Haydar Hoca Rusçu mu olmuş? 23 00:00:00.10.2024
•12 İmam'dan İmam Cafer 22 00:00:00.10.2024
•İstikrar için birlik zamanı 21 00:00:00.10.2024
•Birlik İçin Ehl-i Beyt Diyoruz 19 00:00:00.10.2024
•Biz ne zaman akıllanırız? 18 00:00:00.10.2024
•Tevhidin merkezi Ehl-i Beyt 17 00:00:00.10.2024
•Niyet ve istikamet 16 00:00:00.10.2024
•Milli Ekonomi Modeli zamanı 15 00:00:00.10.2024
•Önce birlik 12 00:00:00.10.2024
•Gelişmeler bizi hep haklı çıkardı 07 00:00:00.10.2024
•Bizim aynamızda kendini görenler 01 00:00:00.10.2024
•Milli Para Alnımızın Teridir 24 00:00:00.09.2024
•Hz. Peygamberin Ehl-i Beyt'i 23 00:00:00.09.2024
•Milli Ekonomi Modeli adıma tescillenmiş bir markadır 21 00:00:00.09.2024
•Kayıkçı kavgası 20 00:00:00.09.2024
•Hz. Peygamber'in 'ehl-i kitap'la ilişkileri 19 00:00:00.09.2024
•Savaş devam ediyor, hayaller boşa çıkıyor 18 00:00:00.09.2024
•Tek çıkış yolu Milli Ekonomi Modeli 17 00:00:00.09.2024
•Mevlid Kandili'miz Mübarek Olsun 14 00:00:00.09.2024
•Milli Ekonomi Modeli uygulanmadan Türkiye kurtulamaz 12 00:00:00.09.2024
•Kalpler kör mü oldu? 27 00:00:00.08.2024
•NATO konsepti değişmiyor ya Türkiye? 14 00:00:00.08.2024
•Devlet alan el değil, veren el olmalıdır 07 00:00:00.08.2024
•Türkiye'nin tapu senedi Lozan'dır 24 00:00:00.07.2024
•AB bir inanç birliğidir 23 00:00:00.07.2024
•KKTC tam bağımsız olmalıdır 20 00:00:00.07.2024
•İmam Hüseyin ve Kerbela vahşeti 17 00:00:00.07.2024
•İmam Hüseyin ve Ehl-i Beyt 16 00:00:00.07.2024
•15 Temmuz, milletin zaferi kutlu olsun 15 00:00:00.07.2024
•Gerçek alim zikir ehlidir 11 00:00:00.07.2024
•İyilik, kâmil insanın olduğu yerdedir 10 00:00:00.07.2024
•Ehl-i Beyt, Kur’an’ın müşahhas hâlidir -3- 27 00:00:00.06.2024
•Ehl-i Beyt, Kur’an’ın müşahhas hâlidir -2- 26 00:00:00.06.2024
•Ehl-i Beyt hakkındaki ayetlerden bazıları 25 00:00:00.06.2024
•Zikir eşkıyayı esfiya yapar 19 00:00:00.06.2024
•İnsan başıboş yaratılmamıştır 12 00:00:00.06.2024
•İsrail'le ilişkiler ve Ortadoğu politikamız 10 00:00:00.06.2024
•Olan bize olacak 04 00:00:00.06.2024
•Ruhun istediği Allah’tır 27 00:00:00.05.2024
•İslamın hükümleri müdahale kabul etmez -1 23 00:00:00.05.2024
•İnsanı insan yapan cevher 16 00:00:00.05.2024
•Kayıkçı kavgası 06 00:00:00.05.2024
•Hakların verilemeyeceği bir 1 Mayıs daha 01 00:00:00.05.2024
•Sosyal devlet olmak için 26 00:00:00.04.2024
•Millî ve dinî bütünlük 25 00:00:00.04.2024
•Allah'ın rahmetinden ümit kesilmez 20 00:00:00.04.2024
•Din Allah’a vuslat yoludur 18 00:00:00.04.2024
•'Çekilirsen aradan geri kalır Yaradan' 17 00:00:00.04.2024
•Arif olmak abid olmaktan geçer 16 00:00:00.04.2024
•Dosdoğru yol üzere yaşamak -2 15 00:00:00.04.2024
•Duma'da neler oldu? 28 00:00:00.02.2024
•Çürük tohum meyve vermez 08 00:00:00.02.2024
•Temelde çarpışan inançlardır 29 00:00:00.01.2024
•Katolik Kilisesinin Türkler Üzerindeki Planları 27 00:00:00.01.2024
•İslam, bir rejim değildir, dindir 22 00:00:00.01.2024
•İslamiyet’te adaletin eriştiği zirve 21 00:00:00.01.2024
•Hz. Peygamber hüküm sahibidir 18 00:00:00.01.2024
•"Sen, sende olmayasın ki, O sende olsun" 15 00:00:00.01.2024
•Milli para alnımızın teridir 13 00:00:00.01.2024
•Recep ayı ve Regaib Kandili 11 00:00:00.01.2024
•Asıl hürriyet Allah’a kulluktur 10 00:00:00.01.2024
•Aile 06 00:00:00.01.2024
•Türkiye karanlık bir döneme girdi -2 05 00:00:00.01.2024
•Türkiye karanlık bir döneme girdi -1 04 00:00:00.01.2024
•Türkler nasıl mahvedilir? 03 00:00:00.01.2024
•Milli Ekonomi Modeli uygulanmadan Türkiye kurtulamaz 29 00:00:00.12.2023
•Daha yolun başında uyarmıştı 28 00:00:00.12.2023
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--



logo

   E-posta: bilgi(@)kadirga.com.tr
Tüm hakları Kadırga TV adına saklıdır: ©2019-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir.
Mobil uyumlu haber yazılımı: www.eticaret.com.tr